Kaygı Bozuklukları: Ayrılma Kaygısı, Fobi Gibi Türleri
Kaygı bozuklukları, çocukluk döneminde oldukça yaygın görülen duygusal zorluklardandır. Gelişimsel olarak belli düzeyde kaygı normaldir; ancak kaygı, çocuğun günlük işlevselliğini (okula gitme, arkadaş ilişkileri, uyku, beslenme) belirgin biçimde etkiliyorsa destek gerektirir. Bu yazıda ayrılma kaygısı ve özgül fobiler başta olmak üzere çocukluk çağındaki kaygı türlerini, belirtilerini ve baş etme yollarını ele alıyoruz.
Kaygı Bozuklukları Nedir?
Kaygı bozuklukları; tehlike algısının abartılması, yoğun bedensel tepkiler (çarpıntı, nefes darlığı), kaçınma ve günlük düzenin bozulmasıyla seyreder. Erken tanı ve doğru stratejilerle kaygı yönetilebilir ve çocuğun yaşam kalitesi belirgin şekilde artar.
Çocuklarda Yaygın Kaygı Türleri
Ayrılma Kaygısı
- Belirtiler: Okula/kreşe giderken yoğun ağlama, ebeveynden ayrılmayı reddetme, ayrılık anında karın ağrısı, mide bulantısı, “Bir şey olur” kaygısı.
- Gelişimsel bağlam: 8–24 ay arası ayrılık kaygısı normaldir; okul öncesinde de görülebilir. İşlevselliği bozuyorsa ve uzun sürüyorsa destek gerekir.
- Yaklaşım: Kademeli ayrılık pratikleri, tutarlı vedalaşma ritüeli, okul-ebeveyn iş birliği.
Özgül Fobiler (Fobiler)
- Belirtiler: Belirli nesne/durumlara (karanlık, hayvan, yükseklik, iğne, gök gürültüsü) aşırı korku; kaçınma; yoğun bedensel tepki.
- Yaklaşım: Kademeli maruziyet (küçük adımlarla yaklaşma), gevşeme ve nefes egzersizleri, korkuyu küçümsemeden adlandırma.
Sosyal Kaygı (Sosyal Fobi)
- Belirtiler: Yabancılarla konuşmada zorluk, sınıfta söz almaktan kaçınma, akran değerlendirilmesinden aşırı korku.
- Yaklaşım: Rol oyunları, küçük grup pratikleri, başarıyı çaba üzerinden takdir etme.
Seçici Konuşmazlık (Selektif Mutizm)
- Belirtiler: Evde konuşmasına rağmen okul/ yabancı ortamlarda konuşmama.
- Yaklaşım: Baskısız iletişim ortamı, işaret/ resim kartı gibi alternatif iletişim, okulla koordinasyon.
Genellenmiş Kaygı
- Belirtiler: “Ya kötü bir şey olursa?” tarzında çoklu alanlarda sürekli endişe, huzursuzluk, uykuda zorlanma.
- Yaklaşım: Endişe günlüğü, düşünce-duygu-davranış köprüsü, somut planlama.
Kaygının Sık Görülen Belirtileri
- Bedensel: Karın ağrısı, mide bulantısı, baş ağrısı, çarpıntı, terleme.
- Duygusal: Aşırı kaygı, huzursuzluk, çabuk ağlama, sinirlilik.
- Davranışsal: Kaçınma, vedalaşmaları uzatma, “gitme” ısrarı, uykuya gitmeyi reddetme.
- Bilişsel: Felaketleştirme (“Ya sen gelmezsen?”), olumsuz senaryolar üretme.
Ebeveynler İçin Adım Adım Baş Etme Stratejileri
- Adlandır–Doğrula–Yönlendir: “Karanlıktan korkuyorsun (adlandır). Bunu hissetmen normal (doğrula). Birlikte küçük bir deneme yapalım (yönlendir).”
- Kademeli maruziyet: Korkulan duruma en kolay basamaktan başlanır; her basamakta rahatlama sağlanınca bir üst basamağa geçilir.
- Nefes ve gevşeme: 4’e sayarak nefes alma–4’e sayarak verme; kas gevşetme oyunları.
- Öngörülebilirlik: Görsel günlük/ program; ayrılık ve geçişler için 5–3–1 dakika uyarıları.
- Model olma: Ebeveynin sakin, çözüm odaklı dili; “Ben de endişelendim, 3 nefes aldım.”
- Kaçınmayı değil cesareti pekiştirme: Küçük denemeleri övün; kaçınmayı ödüllendirmeyin.
Okul ve Öğretmen İçin Öneriler
- Yumuşak ayrılış protokolü: Kısa vedalaşma, sınıfa girişte karşılama rutini.
- Görsel destek: Gün akış panosu; beklenmedik değişikliklerde önceden bilgilendirme.
- Küçük grup katılımı: Sosyal kaygı için ikili/ üçlü etkinliklerden başlayarak sınıf önüne geçiş.
- Performans basamakları: “El kaldır–kısa cümle–uzun yanıt” gibi kademeli katılım.
- Okul–aile koordinasyonu: Aynı dil ve pekiştireçlerin ev–okulda tutarlı kullanımı.
Evde Uygulanabilecek Mini Etkinlikler
- Kaygı termometresi: 0–5 ölçekte his yoğunluğunu işaretleyip uygun aracı seçme (nefes, su içme, 10’a kadar sayma).
- Cesaret kutusu: Küçük hedefler yazılıp çekilir; başarı sonrası minik ödül/ övgü.
- Düşünce–kanıt oyunu: “Korkumu destekleyen/ çürüten kanıtlar neler?” resimle veya kartla çalışılır.
- Gece rutini: Ayrılma kaygısı için kısa vedalaşma, sevgi cümlesi, sabah planı.
Yanlış Bilinenler
- “Üzerine gitme, kendi geçer.” → Uygun yapılandırılmış kademeli yaklaşım çoğu zaman şarttır.
- “Korkular saçma, söyleyince biter.” → Küçümsemek kaygıyı azaltmaz; kabul ve beceri öğretimi gerekir.
- “Ağladığı için vazgeçeyim.” → Kaçınmayı ödüllendirmek kaygıyı pekiştirir.
Ne Zaman Uzman Desteği Alınmalı?
- Kaygı en az 4 hafta sürüyor ve okul/ aile yaşamını belirgin bozuyorsa.
- Yoğun bedensel belirtiler (panik benzeri ataklar), gece uykularında kalıcı bozulma varsa.
- Çocuk çoğu etkinlikten kaçınmaya başladıysa veya depresif belirtiler eşlik ediyorsa.
- Öğretmen ve aile müdahalelerine rağmen ilerleme yoksa.
Değerlendirme; çocuk psikoloğu/ psikiyatristi, gerekirse okul psikolojik danışmanı ile birlikte yürütülmelidir.
Uzun Vadeli Kazanımlar
Doğru müdahalelerle desteklenen çocuklar:
- Kaygılarını tanır, düzenler ve aşamalı olarak zorlayıcı durumlarla başa çıkar.
- Okul ve sosyal yaşama daha güvenle katılır.
- Problem çözme ve öz-düzenleme becerilerini güçlendirir.
- Gelecekteki stresörlere karşı psikolojik dayanıklılık geliştirir.